Kontrol Öz Değerlendirme ve İç Denetim Sürecine Katkıları...
29.07.2025
İç denetim birimleri görev yaptıkları kuruma olan katma değerlerini daha da artırabilmek için çeşitli çalışmalar gerçekleştirirler. Bunlardan biri de hiç şüphe yok ki kontrol öz değerlendirme çalışmalarıdır. Daha çok bir sertifika programı olarak bilinse de sahip olduğu anlam ve önemin kavranması durumunda, iç denetim departmanları için oldukça önemli bir araç olduğu net olarak anlaşılmaktadır.
Kontrol öz değerlendirmeyle ilgili önemli kaynaklardan birinde Hubbard[1], kontrol öz değerlendirmeyi tanımlarken, kurum hedeflerine ulaşma yeteneğinin geliştirilmesine atıf yapmaktadır. Yine kendi eserinde Glenda JORDAN’ın 1995 yılında yaptığı tanıma ve IIA’in 1998 yılında yaptığı tanıma yer vermiştir. Her iki tanımda da ana odak noktası “iş hedeflerine ulaşma” olarak görülmektedir. Formal ve dokümante edilen bir süreç olması, icra edilme şekilleri, odağına aldığı husus vb. detaylar da bu eserde detaylı olarak anlatılmaktadır.
Önemli olan hususlardan biri, kontrol öz değerlendirmenin isminde de yer alan “öz” ifadesidir. Bu ifade, geleneksel denetimde denetçinin denetlediği birimlerin ya da süreçlerdeki kişilerin, bir araya gelerek, kendi birim ya da süreçlerindeki iç kontrollerin yeterliliğini değerlendirmesi; aynı zamanda riskleri de ele almaları şeklinde yürüyen bir çalışma olmasından ötürüdür. Birimlerin kendi kendilerine bu tür bir çalışma yapması başta anlamlı gelmeyebilir. Dahası, bu tür bir çalışma, mevcut alışkanlıklara ters de gelebilir. Tüm bunlar anlaşılır olmakla birlikte Hubbard’ın altını çizdiği[2] ve denetlenenlerin her gün uyladıkları görev prosedürleri ve alanlarındaki sorun, risk ve çözümlere vakıf oldukları yönündeki ifadeleri, kontrol öz değerlendirme çalışmasının oturduğu temel felsefe olarak belirtilebilir.
Kontrol öz değerlendirme süreci, bir grup kurum çalışanı ya da yöneticisinin, kurumun risk yönetimi ve kontrol süreçlerinin yeterliliğini değerlendirdiği bir metodoloji olarak tanımlanır[3]. Geleneksel denetimde denetimin irdeleyeceği hususlar belirlenmiş şekilde gelip kısa süre içinde denetim testleri gerçekleştirilirken, bu yöntemde ise kendi işleyişine vakıf kişinin kendi işleyişindeki kontrollere ilişkin değerlendirmelerini temin etme imkanı olmaktadır. Yine sadece kontrol bazlı olmakla yetinmeyip, risk bazlı versiyonla da risklerin belirlenmesi çalışması da yapılabilmektedir. Kontrol öz değerlendirme çalışmalarında denetçiler de kolaylaştırıcı rolü alarak, sürecin başarıya ulaşması için gerekli çalışmanın yapılmasında ilgili çalışmayı yönlendirmektedir. Bu çalışmalar hem çalıştay şeklinde yapılabilmekte; hem de anket şeklinde yapılabilmektedir. Çalıştay şeklinde yapıldığı zaman katılımcıların belirlenmesi önem arz eden konulardan biri olmaktadır. Gerekli olmayan kişinin katılması engellenerek; önemli girdi sağlayabilecek kişilerin katılımının teşvik edilmesi faydalı olacaktır.
Yine çalıştayların risk bazlı, kontrol bazlı ve literatürde belirtilen diğer şekillerde yapılabilmesi mümkün iken, her kurumun kendi ihtiyacı bazında şekillendirilmesi, diğer bir deyişle “terzi işi” yapılandırılması daha faydalı olabilecektir.
Anket bazlı yapılmasında ise anket bazlı çalışmaların olumlu ve olumsuz taraflarının değerlendirilmesi faydalı olacaktır.
Bu tür çalışmaların en faydalı olduğu nokta, ilgilileri tarafından sahiplenilmesi ve önemli bir çok katkının esirgenmemesidir ki bu herhangi bir projenin başarıya ulaşmasında en önemli hususlardan biridir.
Özetle, kontrol öz değerlendirme çalışmaları kurumlar bakımından pek de aşina olunmayan bir konu olmakla birlikte, geçmişe nazaran çok daha fazla önem verilerek uygulanması sonrasında kurumlar açısından faydalar yaratabilecek bir çalışma türü olarak önemini korumaya devam etmektedir.
Saygılarımızla.
_________________________________________________________
KAYNAKLAR
[1] Larry HUBBARD, Control Self Assessment: A Practical Guide, The IIA Publication, 2000, p.1 1.
[2] İbid, p.4.
[3]Seyhan ÖZTÜRK, Muhasebe Hileleri ile Mücadelede Kontrol Öz Değerlendirmenin Rolü, Nobel Bilimsel Eserler, 1. Baskı, 2016, s.103.